7 Ağustos 2012 Salı

C'era una volta il West (1968) & Sanjuro (1962)


Western türünün açık ara en kaymak filmlerindendir Bir Zamanlar Batı'da (Once Upon a Time in the West). Sergio Leone'nin bir kısım izleyiciyi büyülediği, geri kalan kısım izleyicinin de büyük kısmını hayran bıraktığı bir filmdir ayrıca. Müzikleri, sayısız sekansları, oyuncularının üstün performansı, senaryosu ile tamamen bir sinema örneğidir.

Özellikle filmin açılış sekansı efsanedir. Trt'de izlemiştim ilkin. Yılını hatırlamıyorum ama olmuştur bir 15 yıl. Hiç mi hiç unutmadım o sahneyi. Daha pek çok sahnesi hala taze bir anı kıvamında ama bu açılış sekansının yeri ayrı. Unutacak insan evladı yoktur, olmasın da lütfen :)

Filmin söylemi çok hoş. İyiler, kötüler, iyi mi kötü mü olduğu anlaşılmayanlar... neler neler. İtalyan ustaların çektiği westernlerin tadı her zaman apayrı zaten ama hele üstüne bir de modernizm temalı senaryolar ile çekiliyorsa bu filmler, hepten anlatılmaz oluyor alınan haz.

Oyuncular enfes. Çok temiz bir oyunculuk sergiliyor Henry Fonda. Bir kötü ancak bu kadar kötü olabilir (ayarında kötülük); Bay Amerika! Yeni başlangıçların nefes kesen güzelliğiyle karşımızda Bayan Avrupa; Claudia Cardinale. Ve intikam peşinde karizmasının da yardımıyla hiç teklemeyen, yanık teniyle ezilmiş halkların temsilcisi Derisi Kızıl; Charles Bronson.

Çok leziz bir film. İzlemeyen yoktur sanırım ama tekrar etmeyen de kalmasın :)

C'era una volta il West (1968) 9 / 10




Dün izlediğim Bir Zamanlar Batı'da filminden sonra westernin east halleri çekti canım. Tabi kim gelir böyle bir durumda akla ilk? Tabii ki Yojimbo'dur, Sanjuro'dur vs vs. Aslında Yojimbo'ya tekrar geçecektim ama ne zamandır kült(!) film izlemediğimi fakrettim ve biraz eğleneyim istedim. Çok yaşa Toşiro abim ya :)

Valla film üzerine az şeyler denmez. Benim için yeri farklıdır Sanjuro'nun. O kadardır ki sayılı filmlerimdendir. Absürttür, gerçekçidir, bilgecedir... gider bu liste. Toplumsalcıdır, tarihselcidir, eleştireldir... Akira Kurosawa'nın sanırım en çerez gibi görünüp aba altından girişen filmi desek yanılmayız.

Samuray müessesinin dönem iniş çıkışlarına yine şahit oluruz bu filmde. Farklı bir samurayımız vardır, gelenekselcilikle modernizmi aynı potada eritip doz doz verir film boyunca. Gıkımız çıkmaz hem de. Film sonunda ortaya yeni bir dimağ çıkmıştır ama farkında bile değilizdir.

Akira Usta'yı hala hakkıyla keşfetmemişlere önerilir. Final sahnesi bile yeter.

Akira'dan gelsin herkese; iyi kılıçlar kınında durmalı!

Sanjuro (1962) 7+ / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz blog sahibinin onayından sonra yayınlanacaktır.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...