3 Eylül 2012 Pazartesi

The Debt (2010) & Die Welle (2008)


The Debt, casus filmlerinin esaslıları familyasına aday olma hevesiyle çıkmış yola belli ki. İyi de yapmış. Öyle atlayalım zıplayalım, bu operasyonu kazanalım havaları bir yerden sonra çekilmez oluyor. Bu açıdan artı algı verdiğini hemen belirtmek lazım.

Film, kurgu olarak bir hayli başarılı. Aslında kısmen yaratıcılıktan uzaklaşmaya başlayan bir kurgu evresi izlenmiş ama benim açımdan eskimeyecektir bu yöntem. Bu açıdan da hemen artı algısını belirtmiş olayım.

Gelelim eskilere. Ya Hu lütfen ama lütfen birisi şu Yahudi lobisine anlatsın, dünyada sizin masum olduğunuza inanan tek bir aklı başında insan yok. 2. Dünya Savaşı'nda mazlumdunuz ama masum olmanız için veya insanların yanınızda olmaları için tutarlı bir ezilmiş halk edebiyatına ihtiyacınız var. Ve sizde böyle bir edebiyat son 50 yıldır yok. Ne yazık ki tüm dünya biliyor bunu, sadece sizin bilmemeniz durumu garip bir hale sokuyor. Lütfen bir titreyip kendinize geliniz, lütfen.

Evet, blogundan Yahudilere sallayan blogger rolümüzü oynadıktan sonra filmle ilgili genel algım bu yönde; başarılı gibi ama bariz hatalar mevcut ve ne yazık ki gizlenmeye bile çalışılmamış propaganda hakim genel söyleme.

Son tahlilde izlenebilir. Ben sevdim. Keşke biraz daha başarılı olaydı da arşivlik bir film diyebilseydim ama sadece hoş demekle yetinebilir durumdayım. Bilerek ve isteyerek 1 puan kırıyorum. Normalde yapmam ama çok pis kırasım var;

Sonradan not: Yok kıramadım yine. Kıramıyorum hafız, ne olacak bu objektiflik bilmiyorum :D

The Debt (2010) 6+ / 10




Fikir güzel aslında ama benzerlerinden çok fazla izledik. O sebeple genel kanı olan orijinallik, üzgünüm ama, geçerli bir paye değil Die Welle için. Faşizmin her an hortlama potansiyeli olan bir şey olduğunu, dahası insanların doğalarının bir kenarında her daim canlanmak üzere kalakaldığını anlatması açısından hoş ama. Böyle filmler her daim izlenir, güzeldirler, candırlar :)

Söylem hoşluğunun yanında benzerleri kadar başarılı değildi. Mesela bir Sineklerin Tanrısı veya bir Sınıf değildi. Senaryo gözle görülecek kadar basit işlenmiş ama filme komple vasat demek de içinden gelmiyor insanın.

Hafif bir lümpenlik de vardı senaryoda. Sanırım gözüme batan en büyük sorun bu. Ve birkaç durum daha olmasa idi bayağı bayağı bir film olabilirmiş. Bu haliyle de izlenmesi gereken filmlerden olduğunu söylemiş olayım.

Gerçekçilik sorununu halledip, oyunculukları sağlamlaştırıp, üstüne bir de güzel bir prodüksiyonla güzel bir remake çıkabilir ortaya. İlla düşünen birileri vardır. The Wave'yi izleriz bir daha, hoş olur :)

Dalga diye çevirilebilecek filmi,Türkçe'ye Tehlikeli Oyun diye çevirmişler. Olmuş. Üste tamamlıyoruz;

Die Welle (2008) 6 / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz blog sahibinin onayından sonra yayınlanacaktır.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...