7 Temmuz 2012 Cumartesi

Copying Beethoven (2006) - Büyük Ustaya Küçük Film


(Klasik) müzik deyince akla gelebilecek sayılı insandan biri Beethoven. Hadi saygısızlık yapmayalım dehaya; Ludwig van Beethoven. Ben şahsen biraz daha Mozart taraftarıyımdır. Ama 9. Senfonisi ile zirvemde de Beethoven vardır. Yılmadan, yıkılmadan, bıkmadan yüzlerce kez dinlerim. Hem de yer, zaman önemsizdir. Yeter ki 9. Senfoni olsun. Neşeye övgü bağlamında ayrı parantezler açar her dinlemem. Borçluyumdur parçaya çoğu şey. Öyle!

Filme gelirsek. Valla tabii bir Amadeus değil. Hani sadece değil değil, bir hayli değil. Uzaktan yakından alakası yok. Gerçi birkaç aparma var Amadeus'tan ama ne kalitesi, ne de herhangi bir şeysi kıyaslanamaz bile Amadeus'la. Dağlar kadar fark var.

Bunu neden söyledim üstüne basa basa? Çünkü film kötü değil. Beğendim diyeceğim, bu sefer de Amadeus'la kıyaslayacak izlemiş arkadaşlar ve farklı beklentilere girecekler. Sanırım açıkça koydum ortaya mevzuyu. Amadeus'tan çok aşağıda ama kolayca izlenebilecek bir film olmuş Copying Beethoven.

Zaten bir Ed Harris performansı var ki, tek başına yeter filmi izlemeye. Başka hiçbir neden gerekmez. Zaten sever, sayarız Ed Harris'i ama yine yeniden saygı duydurttu. Beethoven'i diğer filmlere nazaran daha canlı daha kanlı canlandırmış. Şu filmin diğer Beethoven filmlerinden en büyük farkı da bu sanırım. Beethoven karizması diye bir şey peydah olmuş. Ve çok büyük lezzet katmış ortama.

Diane Kruger da var filme ve karşımıza tamamen kurgusal bir karakterle çıkıyor. Kurgusal diyorum, zira öyle birini tanımıyorum. Annal Holtz diye biri varmışsa da benim cahilliğim olsun ama sanmıyorum.

Hikayenin geçtiği dönemi yansıtmakta da başarılı buldum filmi. Dekora fazlasıyla geçer not gider benden. Kostümler, dönem mekanlarının tasvirleri vs olmuş. Zaten böyle işçiliklerin başarılı olmaması da pek düşünülemez gibi bir hal almaya başladı. Adamlar yapıyorlar abi :)

Ve filmin en ama en başarılı kısmı. Ey efendiler, filmin soundtracki tamamen Beethoven'in parçalarından oluşuyor. Tersi komik olurdu ama bu kadar başarılı performanslar duyacağımı da sanmıyordum. Filmin en başarılı kısmı, evet, açık ara müzikleri. Süper çalmışlar. Kutluyoruz.

Sonuç olarak izlenir bu film ama sinema özelliklerinden ziyade anlattığı eleman sebebiyle. Tek büyük eleştirim de kurguya sanırım. Filmin başındaki 4-5 günlük süreç sonradan biraz karıştı gibi. Ama bu benimle de alakalı olabilir. Tekrar açıp bakamayacağım şuan ama bakar ve yanılıyorsam da düzeltiriz hemencik, düzelttiğimizi belirterek. Filmi izlemiş olanlardan haber beklerim konu özelinde.

2 yorum:

  1. Beethoven ile ilgili filmlerde 1994 yapımı, Gary Oldman'ın Beethoven'ı canlandırdığı "Immortal Beloved"ı tek geçerim.

    YanıtlaSil
  2. Biraz önce izledim dur şunu tazecik bloğuma yazıyım dedim resim ararken buraya düştü yolum. iyiki gelmişim .benim yorumum da işte burda http://1deligibi.blogspot.co.at/2013/11/beethoven-anlamak.html

    YanıtlaSil

Yorumunuz blog sahibinin onayından sonra yayınlanacaktır.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...