16 Temmuz 2012 Pazartesi

Wrath of the Titans (2012) & Elena (2011)


Clash of the Titans'ın ilk teaserini izlediğim zamanlar geldi de aklıma. Vay arkadaş'lı kaç cümle kurduğumu hatırlamıyorum bile. O kadar enfes, o kadar gaz, o kadar coşturucu bir teaser izlediğim çok nadirdi. Ki fragman benden sorulur, onu da söylemiş olayım :)

Neden geldi aklıma bu güzel anı? Hemen söyleyeyim. Zira Clash of the Titans'ı izledikten sonra, o teaser-trailer çoklamalarını izlerken ki ruh halimden eser yoktu/kalmamıştı. Resmen kandırıldığımı sanmış, başta film yapımcıları olmak üzere senariste bir hayli sövmüştüm. Bir insan bu kadar bol efektin yanına ele avuca gelen bir senaryo nasıl yazamaz. Hadi yazamadı diyelim, hangi yapımcı böyle bir senaristi kovmaz. Hadi yapımcı uykuluydu, yönetmen nasıl izin verdi öyle bir senaryoya? Sorular gani... Hasılı Clash of the Titans tam bir fiyaskoydu, zihnimde canlanan ilk belirtilere göre.

Bu filmde de aynı süreci yaşayacağımı hemen anlamıştım ilk teaseri izler izlemez. Ama tabi bu sefer hazırlıklı idim. Hiç yükseltmedim beklentileri. Clash of the Titans'ın tamamen aynısını ve belki biraz daha aşağısı bir şey izleyeceğim gibi hazırladım kendimi. Beklentileri düşük tutunca her şey güllük gülistanlık oldu. İlk filmden daha kötü değildi. Tam olarak aynı bile denilebilir. Zira ciddi manada, konu dışında, her şey aynı idi.

Müzikler, efektler çok eğlenceli... Neyse olumsuz yönlerine girmeyelim. Uzun sürer :D

Ben Clash of the Titans 3 filmini de izleyeceğim. Hiç de hoşnutsuz değilim durumdan. Seriyi olduğu gibi kabullendim. Herkese de izlemesini tavsiye ederim. Bazen de efekt izlenmeli canım :)

Bir de söylemeden olmaz, Immortals'tan her türlü daha iyi ;)

Wrath of the Titans (2012) 4+ / 10




Andrey Zvyagintsev, az ama öz çeken yönetmenlerden (ve biraz da senarist) biri. Elena'sı toplamda 3. uzun metraj filmi oluyor kendilerinin. Tarzı var bir kere. Basit, hatta çok basit, hatta ve hatta basitlikten çatlama raddesine gelen bir hikayeyi, öyle güzel örüyor öyle dehşetli bir şekilde sunuyor ki, akıllar az kalıyor olayı algılamakta. Mesela bu filmde anlamadığım, herhangi bir şeye yoramadığım bir sahne var, ki illa bir şeylere yorarım her şeyi :)

Elena'yı zaten izleyecektik Andrey Zvyagintsev'den dolayı ama bir de Cannes Film Festivali'nden ödülle dönmesi süreci hızlandırdı. Gerçi ödülü alalı bir hayli oluyor. Hikayeyi biliyordum, ve sırf hikayedeki basitlik sebebiyle bu ödülü yadırgamıştım ilk duyduğumda. Ama cidden çok güzel bir yediriş olmuş. Hikaye basit, söylem muazzam. Bu sihirli formülü hayata geçirmesi bile filme duyulması gereken saygıya dair yeterli ipucunu veriyor sanırım.

Hafiften bir Sophie's Choice tadı aldığımı söylemem lazım. Bunu söylerken Suç ve Ceza tadı aldığımı da söylemem tabii. Hatta daha vurgulu bile söylemem lazım. Raskolnikov kadar olmasa da suçla yüzleşmemize bir hayli yardımcı oluyor Elena (karakter olan). Yürüdüğümüz yolda, bizden bağımsız çatallanan yollara dair gerçekten güzel bir gözlem fırsatı sunuyor Elena (film olan). Elena'lara kolaylıklar dilerim. Allah zor imtihanlar vermesin :)

Film üzerine bir şey denirse tüm özelliği gidecek gibi hissediyorum. O sebeple izleyiniz diyorum. "Eee ne oldu ki şimdi" tipli yorumlardan kaçınmanız dileğiyle, filme havale ediyorum herkesleri.

Elena (2011) 7+ / 10

1 yorum:

  1. Elena'nın 3. paragraf izleme listeme almama yetti. 2 büyük referans!

    YanıtlaSil

Yorumunuz blog sahibinin onayından sonra yayınlanacaktır.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...